Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki değişimin tüm alanlarda değişimi belirlediği bir dönemde yaşıyoruz. Sabit cihazlar ve sınırlı erişim olanakları ile yapılan iletişimden, geniş bant mobil iletişime hızlı bir geçiş yapıyoruz. İletişim teknolojileri ve cihazların yapılarında meydana gelen değişimin iletişim sürecimizin tümünü etkilediğini rahatlıkla görebiliyoruz.
Artık zaman; daha mobil, daha serbest çalışanların zamanı. Ofislerde geçirilen zaman giderek azalıyor, bunun yerine sürekli sahada olan mobil ekipler ortaya çıkıyor. Doğal olarak çalışanlar da kendi aralarında geçmişe göre çok daha fazla mobil iletişim yapıyor.
Bilgi ve iletişim teknolojisi aynı zamanda pazarlama ve iletişim dünyamıza neredeyse ‘sonsuz’ sayıda katkı yapıyor. Pazarlama ve iletişim profesyonellerinin planlarında yer alan ‘dijital’ başlığının altına web sitesinden sosyal medya iletişimine, online reklamdan e-mailing’e kadar pek çok alt başlık yerleştiriyor ve bu alt başlıkların her birisini akılcı ve yaratıcı tarzda kullanmak için çaba sarf ediyor.
Bugünün profesyonellerinin bu değişimin parçası olmaları ve yeni iletişim biçimleri geliştirmeleri gereği çok açık. Öte yandan bu, yukarıda sözü edilenlerle çelişiyor gibi görünse de yine bu değişimin bir parçası olarak insana ‘doğrudan dokunuşun’ önemi artıyor. Hem kurumsal hem de bireysel müşteriler kendileri için özel üretilmiş mesajlar ve çözümlere daha çok itibar ediyorlar. Bu farkı yaratabilen şirketler başarıya bir adım daha yaklaşmış oluyorlar.
İçinde bulunduğumuz turizm sektöründe, bizler de bu öngörülerimiz doğrultusunda hem etkinlik yönetimi hem de seyahat çözümlerimizde ve her anlamda dijitalleştirme konusunda hızla yol alırken, ‘doğrudan dokunuşu’ ve ‘terzi işi’ çözümleri daha da ön plana çıkaracak iş modelleri geliştiriyoruz. ‘Bilgi Çağı’nda teknolojinin tüm olanaklarından yararlanarak insan odaklı çalışma ve iletişim biçimimizi devam ettiriyoruz.
Aynur Keskintürk
KİD Üyesi
Bu yazı, Campaign Türkiye’nin Şubat 2016 sayısında yayımlanmıştır.